SOGLA | Fikirlerin Sosyal Girişime Dönüştü(rüldü)ğü Akademi

“Yıldızlara ulaşamazsın ama onlar sana yol gösterir.”

Sosyal sorumluluk çalışmalarının hayatı şekillendirmek için ne kadar önemli olduğundan defalarca bahsetmiştim.

Bu kez benim için de yeni olan bir konu üzerinde duracağım: Sosyal Girişimcilik

 İnsanın insan olma değeri varsa ve bunu insanlık için kullanıyorsa bu sosyal girişimdir.

Şimdi size daldan dala atlayarak ama geniş yelpazede birbiriyle bağlantılı bilgiler aktaracağım. Bu notların çoğunun SOGLA Akademi’de, harika eğitmenlerin, harika sunumları sırasında alınılmış notlar olduğunu göz önünde bulundurunuz.

İşte başlıyoruz.

Bu kavram ilk kez Ashoka ağı kurucusu olan Bill Drayton tarafından kullanıldığı söylenilmektedir. Kök sorun çözülene kadar devam etmek anlamına gelir.

Sosyal Girişimcilik konusu dünyada son zamanlarda gündemde olan ve girişimleri bekleyen bir kavramdır.

Bu alanda devlet teşvikleri ilk kez İngiltere’de sonra ise USA’de (San Francisco) verildi.
Fransa’da Sosyal Girişimcilik Bakanlığının ve Almanyada ise yine bu konuda teşviklerin söz konusu olduğu bilgisi şu kenarda dursun.

Avrupa’nın bu konuda hangi aşamada olduğunu anlamak için Wikipedia’ya bakmak yeterlidir. Türkiye’de sosyal girişimcilik ile ilgili yapılan tanım ile Avrupada sosyal girişimcilik ile ilgili yapılan tanım ve bilgileri karşılaştırmak gerekir. Sonuç mu? Sonuç bir kaç bin fazla kelime sadece ya da değil. Seçim sizin…

Bir sosyal girişim için birçok konu masaya yatırılmalıdır. Ashoka sosyal girişim için kriterlerini şu şekilde belirlemiştir:

  • Sistemi değiştiren nedir?
  • Yenilikçi mi?
  • Ölçeklenebilir mi? (Sınırlarını genişletebilir miyiz?)
  • Tekrarlanabilir mi?
  • Ölçülebilir mi?
  • Sürdürülebilir mi? (Finansal sürdürülebilirlik)

Bu kriterler aslında resmin geniş ölçekten bakılmasına olanak sağlıyor. Çerçeveler çiziliyor ve yollar daha net görülüyor. Sosyal girişim serüveninde bunlar sadece kilometre taşlarından ilkleridir. Okumaya devam ediniz.

 “Senin Davan Ne?”

Herkesin bir derdi vardır. Bir davası, bir amacı, gittiği ve ulaşacağı bir yol ve sahip olduğu bir yolculuk. Sosyal girişimcilikte bu soruyu kendimize sormamızda fayda vardır: Senin davan ne, ne için mücadele edecek ve değişim yaratacaksın?

Hani SOGLA dedim ya, sahi siz hiç Sosyal Girişimci Genç Liderler Akademisini duymuş muydunuz? Kendilerine SOGLAcan diyorlar. Bu yazı aslında onlarla tanışmak için elde ettiğim ve blog1-1bunun sonucunda bir çok şeyi sırf bu tanışma uğruna feda ettiğim bir oluşumun kısacık tanışma tadında anlatımı olacak.

İsmindeki kelimeler çok anlamlı, zekice seçilmiş kelimelerdir. Sosyal kelimesi içinde yaşadığımız toplumu simgeliyor. Sadece içinde yaşadığımızla sınırlı kalmıyor, canlıların eriştiği ve etkileştiği bütün alanı içine alıyor. Girişimci kelimesi ‘başıma icat çıkartma’ diye atasözüne sahip bir toplumda yetişen ve ciddi anlamda eksikliği hissedilen önemli bir anlamı simgeliyor: İnsanların bir şeylere girişmesini, başlatmasını, değiştirmesini… Genç kelimesi ise geleceği şekillendirecek beyinleri simgeliyor. Lider kelimesi ise öncü olan, fikir ortaya atan, ekibini kuran, ekiple hareket eden kişileri simgeliyor. Akademi ise bütün bu kelimelerin harmanlanıp, ortaya ürün çıkarıldığı fabrikayı…

SOGLA hakkında ayrıntılı bilgiye buradan ulaşabilirsiniz. Ben sizlere SOGLA AKADEMİ eğitiminde edindiğim bilgileri aktarmaya çalışacağım.

EĞİTİMDEN NOTLAR

SOGLA sistemi ve akademi ile ilgili teknik bilgiye çeşitli kaynaklardan ulaşabilirsiniz. Ben daha çok tecrübelerimden ve aldığım notlardan bahsedeceğim.

 ‘Humanity and human’ yani bir insanlık var bir de insan var.

Eğitimin kurgusu çok güzel ve içi dolu doluydu. Doğrudan Sosyal Girişim konusuna girilmeden önce çerçevesini anlamanın önemine vurgu yapıldı. Hatta ilk eğitimde Carl Sagan’dan alıntılar yapıldı. Evren ve insan olgusu üzerinde duruldu.

 Zamanla bazı insanlarla yürümemiz gerekiyor. Onları nasıl ikna edeceğiz.

Aşama aşama, yavaş yavaş ama derinlemesine ilerlendi. Kişisel gelişim ve liderlik konusu, paydaş konusu, gönüllü yönetimi, paydaş yönetimi… Yani organizasyonel anlamda tamamlanmak ve ekibi iyi kurgulamak gerekliliğine dikkat çekildi.

YÖNETİŞİM

Bir takımın oluşma aşamaları eğitimde : Oluşma | Karışma | Düzenleme | Çalışma | Çözülme şeklinde tanımlanmıştır.

Lider (veya öncü hangisini tercih ederseniz) bu eğitimin kısıtlı zamanında anlatılması en zor konulardan birisiydi. Fakat başarılı bir şekilde anlatıldı. Liderlerin ekiple dinamik çalışmasından ve yaratıcı hafta sonlarından bahsedildi.

Gönüllü: bir işi hiçbir yükümlülüğü yokken isteyerek üstlenen kişidir şeklinde bir tanım yapıldı.

Kritik bir çıkarım yapılmasına olanak sağlayan bilgiler verildi. Mesela sizin organizasyonunuzda gönüllüler etkinliklere katılmıyor ise durup şunu düşünmemiz gerekiyor: biz etkinliği doğru kurguladık mı?

Belbin takım rolleri Buradaki linke tıklarsanız bir makaleye yönleneceksiniz. Takımın belirtilerinden takımın gidişatını okumak, ekip üyelerinin amaca giderken takındığı rollerin tanımlanması vb. konularına cevap bulabileceksiniz. Belbin bir tablo çıkartmış ve görev dağılımı yapmış. Sizler de ekibinizdeki kişilerin davranışlarını gözlemleyerek hangi görevi üstlendiğini (doğal olarak) görebilirsiniz.

Algı – Tutum – Motivasyon – Davranış. Ekibinizdeki dinamiklerin sebep ve sonuçlarını görmenize yardımcı olacak kavramlardır. Ekip üyeleri olayları nasıl algılarsa tutumunu ona göre belirleyecektir. Bu da onun motivasyonunu etkileyecek ve hangi davranışları sergileyeceğini belirleyecektir.

İç görü: Eğitimde içgörü ile ilgili kısa bir bilgi paylaşılmıştı. Bu kelime çok hoşuma gittiği için dikkat çekmek istedim. Ekşi sözlükte “kişinin kendisini karşisina alarak onunla empati kurabilmesi becerisi olarak dillendirilebilir” şeklinde açıklanmıştır. Üstüne daha fazla şey yazmayayım, siz öngörünüzle ne demek istendiğini anlayabilirsiniz.

Sosyal girişimlerde ise gönüllülük şu şekilde açıklanmıştır: Şirketlerde staj sistemi, sosyal girişimlerde gönüllülük sistemi var.

İnsan olarak kendini tanıdın, ekibini kurdun ve ekibinle payladaşları nasıl yöneteceğini anladıktan sonra sıra fikirlerin hayata geçirilmesine gelmişti. SOGLA Akademi’ye katılan kişilerin aklında sosyal girişim fikirleri ve onu gerçekleştirmek için düşüncelerine inanç vardı.

Program yoğun tempoda ilerliyordu. Sabah 8.30’da başlayan eğitim gece yarılarına kadar kesintisiz devam ediyordu. Benim görüşüme göre bir ayda verilebilecek bilgi ve edilnilebilecek deneyim bir haftaya ‘zip’lenmişti. Katılımcıları bu kadar zorlamaları aslında iyi bir şeydi. Sınırlarımızı keşfetmemize olanak sağlıyordu. Eğitim bittikten sonra bir araya gelip sabah 3-4 lere kadar oynadığımız oyunlar da bunun kanıtıydı.

 Soru sormayı bilmek gerekir!

Bir fikriniz varsa, gerçeğe indirgemek için nasıl soru sormanız gerektiğini bilmeniz gerekiyor. SOGLA’da bu çalışmaya ayrıca yer verilmişti . Hatta konvensiyonel yöntemle soru sormanın ötesine geçildi. 5N-1K mantığı sosyal girişime evrildi ve 6N-3K haline geldi.
6N | 3K

  • Ne (Problem) Kim için
  • Neden (Amaç) Kim tarafından
  • Nasıl (Çözüm) Kaç Para
  • Ne zaman (Başlangıç)
  • Nerede (Yer)
  • Nereden (Kaynak)

 Sorunu söylüyorsan çözüm önerisi sunmak zorunda değilsin.

Soru sormayı öğrendikten sonra bir fikrin nasıl eyleme dönüştüğünü şu şekilde gözlemleyebiliriz.

  • Attention ( Dikkat)
  • Interest (İlgi)
  • Desire (Arzulamak)
  • Action (Harekete geçmek)

Daha erken diye düşünebilirsiniz ama fikrinizi içselleştirirken şu noktaları da gözden geçirmelisiniz:

  • Benzersiz değer önerisi
  • Sosyal değer önerisi
  • Ekonomik değer önerisi
  • Sosyal sermaye

Şu kavramları da gözden geçirmemiz gerekiyor:

Sosyal değer: sosyal etkilerin toplamıdır (kültür).
Sosyal etki: Tek bir aktivitede yapılan etkidir.

Neyse, eğitimde artık biraz daha derinlemesine inilmişti. Programda sıra Sosyal İnovasyon Tasarımı ve İş Modeli Tasarımına sıra gelmişti.

 Plan bir sonuçtur. Planlama ise bir süreçtir.

İş Modeli olarak Kanvas’ı Sosyal girişime uyarlamışlardı. Bu iş modeli eğitimin blog1-2kurgusunda önemli bir yere sahipti. Programın devamında iş programına yazılan ve yazılması gereken konular ele alınıyordu. İş programına bu ani giriş herkesi aşırı zorlasa da akademi sonrasında herkesin fikirlerini hayata geçirdiği bir iş modeli vardı.

Düşüncenizin sosyal girişim olup olmadığını ise Muhammed Yunus’un hikayesinden yola çıkıp sosyal girişimcilik konusuna ve sosyal işletme mantığına değinerek açıklama yoluna gidildi.

 “Farklılaşmak rekabetten daha hızlı koşmak değil, rakiplerinden farklı bir yarışı koşmaktır. ” Micheal Porter

Düşüncenizi anlatmanın sadece bir yolu yok. Bazıları çizerek, bazıları yazarak, bazıları ise olayı hikayeleştirerek anlatır. Bunun bilincinde olan SOGLA ekibi programı buna göre de şekillendirmiştir. İş programınız var, harika bir sosyal girişim fikriniz var. Bunu bir şekilde ‘melek yatırımcı’lara kabul ettirmeniz gerekiyor. Bunu yapmak için kısıtlı zamanınız var. Hatta onların dikkatini çekmek için 30 saniyeniz, derdinizi anlatmak için ise 3 dakikanız var. Onlara nasıl seslenirdiniz? Görsel mi? İşitsel mi? Yaşayarak öğretme mi? Katılımcılar, SOGLA eğitiminde yatırımcıların dikkatini çekmek adına bu yöntemlerin püf noktalarını görme şansına sahip oldu.

SOGLA, kendi düşüncelerimize açılan bir kapı gibiydi. Kullandıkları teknoloji ve sistemler bir çok STÖ’nün henüz haberdar dahi olmadığı kalitedeydi. Her şey aslında fikrin gerçeğe indirgenmesi için kullanılıyordu. Düşüncelere nasıl dokunulacağını çözmüş adamlar 🙂

Eğitimin sonlarına doğru artık fikrin nasıl ‘sürdürülebilir’ olduğu, ‘sosyal etkisi’, ‘paydaş arayışının nasıl yapılacağı’, ‘sosyal medyanın’ nasıl aktif ve efektif kullanılacağı üzerine eğitimler verildi.

PAYDAŞ

Fikrinizin gerçeğe indirgenmesinde en önemli paya sahiptir paydaşlar. Onlara Young Guru Academy ‘hayal ortakları’ diyor. Sizin hayalinizi onlarla paylaşmanız ve onların sizin hayalinize ortak olma isteği sonucu paydaş edinmiş oluyorsunuz.

Eğitimde paydaşla ilgili şu yorumlar yapılmıştı:

Paydaşlarla etkin bir iletişim için yoklama alın. (Paydaşlarla çalışmaların hedefe gidip gitmediğini ara değerlendirmelerde kontrol edin)

Fikirle gelen operasyonla gelmeli (yani şu yapılmalı, bu yapılmalı demekten ziyade şunu şu şekilde yapabiliriz. Eğer hemfikirsek ben şu girişimleri yaparak başlayacağım senden de şu desteklere ihtiyacım olacak şeklinde bir tutum sergilenmelidir.)

Görüşmeye gidilecek kişinin stratejik önceliklerini araştırmak gerekir. (mesela bir sütçüye giderken onu beyaz eşya sektöründe bir numara yapma vaadiyle gitmenin bir anlamı yoktur ya da mahalle bakkalının reklamını yurtdışında yapmanın da… Onların vizyonu ve stratejileri bellidir. Bunları iyi belirleyip ona göre hareket edilmelidir. )

Eğer çalışmana bir şey ekliyorsa, senin programının eksik olduğu anlamına gelir. ( Paydaşla görüşmeye gittin. Bir başladı saymağa, senin ağzın açık kaldı.Bu demek oluyor ki, senin Kanvasını tekrar gözden geçirmen gerekiyor. Paydaşların söylediklerini mutlaka göz önünde bulundur. Hedefe giderken seni hedefinden uzaklaştırmıyorsa, onların istedikleri değişiklikleri eklemeye çalış programına)

Paydaşlardan kazık yemeği göze alın (kaba bir tabirle kazık yemeği göze al. Ne onlarla ne onlarsız felsefesi de kafanı kurcalasın dursun)

İyi düşün, kötüye hazırlıklı ol (bakış açın eğer optimist olmazsa ve fikrine bağlanmazsan, ona inanmazsan yenik başlarsın. Fikrine güven, her şeyin yolunda olacağını düşün ama asla en kötüyü gözden kaçırma. Hazırlığını yap. Geldiğinde şaşırma yani)

Mail yazarken amaç ilk elden gönderilmez (amacı satmasını bilmek gerekir. Önce dikkat çekilmeli. Dönüş yapıldığında ana fikre girilmeli. Onların dikkatini çektiğine göre onları etkilemek için 3 dakikanın olduğunu unutma)

Paydaş demişken, SOGLA’nın çok güçlü bir paydaşı vardı. Okan Üniversitesi… İstanbul’da Tuzla Kampüsünün olanaklarını SOGLAcanlara seferber eden Okan Üniversitesi, Akademi’nin hayat bulması, bunca insanın etkileşmesini sağlamasıyla önemli bir adım atmıştır. Şimdi paydaş denilince karşınızda kasıntı insanlar beklersiniz ya, Ezgi ve Burcu hocalarım böyle bir insanlar değillerdi. Akademi boyunca gerek eğitimlere katılarak, gerek katkı sağlayarak organizasyona bireysel olarak da ne kadar inandıklarını ve güvendiklerini gösterdi.

Yani paydaşlık konusunda sadece teorikte bilgi aktarımı olmadı aynı zamanda pratikte de gözlenmesi olanağı vardı.

SOSYAL MEDYA

Eğitimde SOGLA’nın bir çok network ağına nasıl hakim olduığunu, sosyal medya içerik zenginliği ve sosyal medya okur-yazarlığının ne denli güçlü olduğunu anlamamak mümkün değildi.

Fikirlerin geniş kitlelere ulaşması için sosyal medyaya hakim olmak gerekir.

 İnternet sinir sistemi gibidir.

Eğer fikrinizi sosyal medya üzerinden duyurmayı kurguluyorsan söylenilenlere kulak kesilmelisin:

Adım adım, yavaş yavaş ve istikrarlı (Acele etmeye gerek yok. Yavaş ve sakin ilerlemek gerekir. Birden sonuca gitmeden, adım adım kurgusal ilerlemek ve istikrarı elden bırakmamak gerekir.)

Gerçekçi ve net hedefler (bir çok sosyal medya takipçisi belirsizliği sevmez. Net sonuçlar görmek ister. Bütün dünyanın değişeceği gibi ütopik bakış açılarından ziyade 3-5 kişinin köklü dönüşümü onlara daha gerçekçi gelir.

İçerik üretmeli (Kurgunuzun kendi içeriğini üreteceği sistemlerle çalışması gerekir. İçerik üretmeyen ve kendi kısır döngüsüne giren çalışmalar sosyal medya çöplüğünde yerini almaya mahkumdur.)

Son olarak örnek bir siteden bahsedildi: Send a Cow. Bu sitenin özelliği sosyal medyanın etkin kullanımına iyi bir örnek oluşturmasıdır. Şöyle ki, verilmek istenilen mesaj, istenilen destek ve dikkat çekecek unsurlar itina ile seçilmelidir. Basit olması ve çarpan etki yaratması önemlidir.

SOGLA Akamdeminin son gününde ise bizleri Türkiye’de Sosyal Girişimin öncüleri ile tanışma fırsatı bekliyordu:

blog1-3Panel: Türkiye’de Sosyal Girişimcilik
– Uygar Özesmi, change.org Türkiye Direktörü
– Suat Özçağdaş, Sosyal İnovasyon Merkezi Kurucusu
– Itır Erhart, ASHOKA Fellow, Adım Adım Kurucusu
– Hülya Denizalp, imece & ASHOKA Türkiye & YAŞÖM & GENÇTUR Kurucusu

Bir hafta boyunca fikirlerini geliştirmeye çalışan katılımcılar, bu değerli konukların mentör olduğu masalarda fikirlerini ‘kısa sürede’ tanıtmaya ve kabullendirmeye çalıştı. Masalarda oluşan ortamlar, fikirleri anlatanların ve dinleyenlerin heyecanı inanılmazdı. Bir ara mentörlerden birisinin bir fikre birçok anlamda destek vereceğinin sözünü verdiğine de şahit olduk.

Sonuç olarak, hem organizasyon anlamında, hem ekip anlamında, hem programın kurgusu ve içeriğinin zenginliği anlamında, hem de teknolojinin etkin kullanılması anlamında SOGLA Akademi Türkiye’nin sosyal girişimcilik alanında kalitesini ciddi bir şekilde ortaya koymaktadır. Bu zamana kadar dillendirilmeyen Sosyal Girişimcilik gelecekte yatırımcıları kapitalist yatırımlardan sosyal girişimlere yönlendirmeye gücü yeter mi bilmiyorum ama böyle bir dünya sistemi ancak SOGLA akademilerin artması ve etki alanını genişletmesiyle mümkün olacaktır.

Not: SOGLA Akademiden mezun olmak istiyorsanız, programda yer alan bütün çalışmalara katılım sağlamanız gerekiyor. Şakaları yok, diploma vermiyorlar 🙂

Not2: SOGLA Ekibine, harika insan oldukları, bilgilerini bu kadar güzel aktardıkları, saatlerce bizim gibi çılgın katılımcılarla uğraşıp bundan şikayetçi olmadıkları (olsa bile bize yansıtmadıkları) için çooook teşekkür ederim. Hayat devam ediyor ve sizlerle ortak bir projede çalışmak için sabırsızlanıyorum.

 

blog1-4

BUNLARI DA BİLMENİZDE FAYDA VAR

Uluslararası girişimcilik merkezi ise Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin geliştirilmesi ve girişimcilerin küresel ölçekte rekabet edebilirliğine katkı sunma hedefi ile yola çıkmıştır. Çok güçlü ortaklıklarla faaliyetlerine devam etmektedir.

AFS (American Field Service) çalışması ise gençlerin ve öğretmenlerinin farklı ülkelerle değişimlerini öngören bir çalışmadır. 2008’deki verilere göre 55 AFS organizasyonu dünya genelinde faaliyet gösteriyor ve 80 farklı ülkede gençlik değişimleri olanağı sunuyor.

Black and Green Çikolatası: Sosyal girişim olarak ortaya çıkan ‘organik’ çikolata girişimini gözden geçirmenizi tavsiye ederim.

KİTAP ÖNERİSİ

Sosyal Girişimcilik – Senem Besler | Beta yayıncılık
Sosyal Girişimcilik – Doc. Dr. Burcu Kümbül Güner
İnsanlık 2.0 – Timur Tiryaki | Ganj yayıncılık
Sosyal İşletme Kurmak – Muhammed Yunus
SWITCH – Chip Heath ve Dan Heath
İş Bitirici – David Allen

UYGULAMA ÖNERİLERİ

Real time board
Evernote
Trello
Pinterest

ZİYARET EDİLESİ LİNKLER

tarimsalpazarlama.com
armut.com
change.org

MODELLER

Kanvas İş Modeli
Elaboration Likelihood Modeli
Model grafikleri

Ümit (Toprak) Yardım

Bu blog yazısı http://umityardim.blogspot.com.tr/2015/04/sogla-fikirlerin-sosyal-girisime.html sayfasından alınmıştır.